Birçok kişi hazırladığı yiyeceklerin daha lezzetli olması için farklı baharatları karıştırarak çeşitli karışımlar elde ediyor. Ya da en basit çözümlerden biri olan bulyonları kullanıyor. Yemeklere atıldığında lezzetli görünen bulyonlar aslında hiç o kadar masum değil.
Yemeklerin içinde sevilerek tüketilen bulyon, sağlık için büyük oranda bir tehdit unsuru. Vücudu baştan aşağı etkileyen bu malzeme uzmanlar tarafından da tehlikeli olarak nitelendiriliyor.
Birçok bulyon, içerisinde yüksek miktarda sodyum içerir. Aşırı miktarda sodyum tüketimi, yüksek tansiyon, kalp hastalıkları ve böbrek sorunları gibi sağlık sorunlarına neden olabilir.
Bulyonlar, katkı maddeleri, yapay renklendiriciler ve koruyucular içerebilir. Bu tür katkı maddeleri bazı insanlarda alerjik reaksiyonlara veya farklı sorunlara neden olabilir.
Hazır bulyonlar, gerçek et, sebze veya kemikten elde edilen besin değerini kaybetmiş olabilir. Gerçek besinleri tercih etmek, vücudunuzun daha iyi beslenmesini sağlar.
İçerisindeki mono sodyum gluatamat isimli katkı maddesi insan vücudundaki merkezi sisteme zarar verebilir. Özellikle alzheimer, parkinson, epilepsi ve huntington hastalıklarının oluşumuna zemin hazırlayabilir.
Bulyon tüketimi, yağ birikimi, doyma mekanizmasında oluşan dengesizlikler, obezite, büyüme hormonunun baskılanması, pankreas hasarı, insülinde artış ve diyabet sorunlarına yol açabilir. Karaciğerde de çeşitli hasarlar bırakabilir.
Çin tuzu olarak da adlandırılan mono sodyum glutamat maddesi vücudun ‘Çin restoranı sendromu’ adlı bir reaksiyona girmesine neden oluyor. Düzenli olarak yemeklerde tüketildiğinde anormal kalp atışlarına, nefes almada güçlük çekmeye, beyin sisi ve alzheimer riskine yol açıyor.
